NAKŞİBENDİ TARİKATI ŞEYHİ ŞEYH MEHMET PEHLİVANLI HZ
   
  seyhmehmetpehlivanli
  SOHBET
 

       Şeyhimiz Mevlana Sultanul Evliya Mehmet Çavuş Pehlivanlı Hazretleri’nin 15.02.2009 de meclisimizi şereflendirdiği sohbetidir.


ALLAHUMME SALLİ ÂLÂ SEYYİDİNÂ MUHAMMED
EUZUBİLLAHİMİNEŞEYTÂNİRRACİM BİSMİLLAHİRRAHMÂNİRRAHİM


HASBÜNALLÂHİ VE’NİMEL VEKİL.
LÂHAVLE VELÂ KUVVETE İLLÂBİLLAHİL ALİYYİL AZIYM.
SÜBHÂNEKE LÂ İLMELENÂ İLLÂ MÂ ALLEMTENÂ İNNEKE ENTEL ÂLİMÜL HÂKİM.
RABBİZİDNİ İLMÂ.

Medet Sultanul Evliya Medet
             Evliyalar başı sıkışınca hemen beddua etmezler,boyun bükerler ve olayları akışına bırakırlar.Efendimiz (S.A.V)de beşer olarak yaşadı.Herşeyi mucizeye dökse dünyanın dengesi değişirdi.Hem karşısında hiçbir güç dayanamazdı.
Calut ve Talut ‘un olayında Talut ‘un 10.000 kişilik ordusu kimse müahele etmeden birbirlerini kılıçtan geçirdi.Üzerlerine sis indi ve birbirlerini düşman sanıp öldürdüler.Calut ‘un ordusunda ise 313 kişi vardı,tıpkı Bedir savaşındaki gibi.
         Öyle mucizeler oluyor ki,fakat her seferinde öyle olsa düzen bozulur.
          Yunus Emre H.z dua edipte yemek istediğinde geliyorda ;Peygamber Efendimiz (SAV)isteyecekte gelmeyecek mi?Allahu Teala zahirden yiyip içmeden Efendimiz’e o hissi verdi.Efendimiz Allahu Teala beni yedirdi ,içirdi derdi.
           Hz. Ali’nin de içinde bulunduğu sahabeler birgün Efendimiz’e biz hergün oruç tutalım,evlenmeyelim dediler.Sahabelerden birinin eşi Efendimiz ‘e gitti ve şikayet etti sahabe eşini.Efendimiz de “ Ben Allah’tan en çok korkanınızım.Sizin yaptığınız İslamda yok dedi.” Çünki Efendimiz eşlerinin yanına da gidiyordu,oruç tutmadığı günlerde oluyordu. Dinimizde aşırılığa yer yoktur.
          Ashab-ı Suffe ‘nin geneli fakirdi ve evlenmemişti.Onların iaşesini Efendimiz (SAV)karşılardı.Bir rivayete göre önceleri sayıları 80 olan Suffe 400 e yakın hale gelmişti.Mescitte yatıp kalkıyor,biri bir şey getirirse yiyor ve evlenmiyorlardı.Birgün Suffe’ den biri Efendimiz’e geldi ve “ben çok açım Ya Rasulallah”dedi.Efendimiz’de “Ya Aişe evde bir şey var mı?” diye annemize sordu.Evde yarım litreye yakın süt bulunuyormuş.Sahabede heralde bunun hepsini ben içeceğim diye düşünmüş ancak Peygamber Efendimiz “ git 10 kişi daha çağır”buyurmuş.Gelen 10 kişiye Efendimiz “sütü için “buyuruyor ve herkes sırayla sütten içiyor.Toplam 60 kişi içmesine rağmen süt hala eksilmiyordu.Bunu gören Suffe Efendimiz’in yüzüne bakınca düşündükleri için utanıyordu.Efendimiz (SAV) hangi sahabeye “iç” buyursa o doyana kadar içiyordu.Efendimiz bir daha iç buyurduğunda “Ya Rasulallah içecek yerim kalmadıédiyorlardı.En son kalanı da Efendimiz (SAV) içti ve süt o zaman bitti.
Hz. Hüseyin Efendimiz’e Kerbela’da İfrid yardımcı olmak için geldi.Hz. Hüseyin Efendimiz istese İfrid 4000 kişiyi kılıçtan geçirebilirdi.Fakat Hz.Hüseyin şehit olacağını bile bile “Sen bizim cinsimizden değilsin” diye cin taifesinden olan İfrid’in yardımını kabul etmedi.Kurtulayım da nasıl olursa olsun demedi.
          Efendimiz’in (SAV) çocukluğu da öyleydi.Efendimiz (SAV)’in çocukluk yıllarında kuraklık vardı.Diğer anneler hep zengin çocuklarını emzirmek için alırken Hz. Halime annemiz Efendimiz’in bereketli olduğunu anladı.Daha önce keçisinden bir avuç bile süt çıkmazken Efendimiz(SAV)i aldıktan sonra keçisinden kovalarca süt almaya başladı.
Allahu Teala Adem (a.s)ı annesiz babasız,İsa (a.s) ı babasız yarattı.Allah bu kudrete sahip fakat bazı olaylar ibret için yaşanıyor.Onun bi duasıyla yeryüzünde şahadet getirmeyen bir karınca kalmazdı ama o zaman hizmet olmazdı.O bu kapıyı ardından gelenler hizmet edebilsin diye araladı.
Peygamber Efendimiz yalnız başına oyuran mahsun bir çocuğu görünce sordu;”neden sen öyle duruyorsun?” .Çocukta “Ya Rasulallah benim annem babam yok “dedi.Efendimiz (SAV) “Allah ‘ın Rasulu baban ,Aişe de annen olsun ister misin ?” buyurdu ve çocuğa bayramlık alıp onu sevindirdi.Eğer Efendimiz (SAV) de öksüz ve yetim olarak büyümeseydi o çocuğun halinden anlayabilir miydi?
           Mübareklerin çoğunun zahirdeki müsibetleri sineye çekmesi ,Onların acizliğinden değil.Şeyh Efendi buyuruyor ki; ” Onlar istese ağustosta kar yağdırır!” O olaylar onların acizliği değil , onlarında ecri var bu yüzden sıkıntılarını beşer olarak çekiyorlar. Süleyman (as) gibi; cinniler ona bir gecede saraylar yaparlardı,hepsi o kudretteydi fakat o zaman işin bir manası kalmaz. Cinnilerin padişahı Ebu Yusuf’un olayında da; eğer onunla irtibatta olan kişilerde Ebu Yusuf cinnilerden faydalansaydı; emeğin ulaşmanın anlamı kalmazdı.Allah dostları hep sıkıntı çekiyor çünki bu dünya Onlar için saltanat yeri değil…
           Hoca bir kese altınıfakirler alsın diye İstanbul’un en işlek caddesindeki bir ağaca asmış fakat 3 ay o kese orada kalmış yani kimse almamş. Eskiden camilerin girişinde ; fakirler ihtiyacı kadar altını oradan alsın diye küpler vardı. Fakirlerde ne kadara ihtiyacı varsa sadece o kadar altın ı alırlardı. Günümüzde ise olduğumuzun üstünde yaşamaya çalışıyoruz.Haketmediğimiz bir hayatı yaşamak bir süre sonra bir hastalık oluyor bizde.
             Birgün Fatih Sultan Mehmet kıyafetlerini değiştirip , ihtiyacını almak için bir dükkana girmiş. İhtiyacını aldıktan sonra başka bir şey daha isteyince dükkan sahibi; “onuda komşumdan al” demiş. Bunum üzerine Fatih Sultan Mehmet “benim tebaam böyleyse yeryüzünde hiç kimse karşımda duramaz” demiş.
            Yavuz Sultan Selim Çaldıran seferinde bir bağdan geçerken askerin biri üzüm almış ve parasını da oraya asmış.Yavuz Sultan Selim etrafı kontrol ederken bu parayı görmüş ve alayı araştırdıktan sonra o askeri bulmuş.”Emanet olduğumuz bir yerde birinin malını alanın benim ordumda yeri yok.” Diyerek askeri ordudan çıkarıyor.Eğer o asker aldığı üzümün parasını da koymasaydı seferi iptal edicekti.Zaten böyle güzellikte oldulları için dünyayı titrettiler.
            Allah Rasulu diyor ki;”Siz kiminleyseniz onların dinindesiniz.Hz Hasan ve Hz. Hüseyin ‘nin soyundan gelmek seyid olmak değildir.Salman – ı Farisi için Efendimiz “O benim ehlibeytimdir” buyurdu.Halbuki Salman-ı Farisi İranlıdır.Efendimiz’in yolunu takip ettiği için ona öyle denildi.
Nuh (as) “Ya Rabbi sen ehlimi kurtaracağına söz vermiştin “deyince ,Allah-u Teala Keyf Suresinde “Ey Nuh sen cahillerden misin? “diye kızıyor.Oğlundan için “o senin düşmanındır.Senin ehlin sana inanıp ardından gelenlerdir .”buyuruyor.O yüzden oğlu helak olup cehenneme gitti.Yani kim olduğun değilde kiminle olduğun önemli…
      Hacı Bektaşi Veli Hz. de seyid ;Efendimizin soyundan geliyor.Mübarek türbesine açıklar ve gusülsüzler geldiği için türbesini terk etmiş.Orası taş yığını olmuş.Kosova savaşında şehit olan I . Murat’ın türbesi Varna’daydı.Bir gece türbenin bekçisine rüyasında “Biz buraları terkettik sen de terk et boş mezarı bekleme “diyor.Onlar Peygamber Efendimiz’in yanında toplanıyorlar. Hasan Dedenin türbesinin yakınlarından her geçtiğimde belki o da seyyiddir ama aleviler kendilerine mal ediyorlar diye düşünüyordum ve gittiğimde baktım ki ; o da seyyid ama alevi sanıyorlar.
Hacı Bektaşi Veli Hz. 13 yaşında Şeyhine talebe oluyor.Hergün Şeyhinin abdest suyunu uzaktaki bir çeşmeden getiriyor.Türkistan çok soğuk bir yer olduğu için çok fazla üşüyor.Dergaha geldiğinde Şeyhine bir dua etsenizde mescidin içinden su çıkarsanız,uzaktan getirmesi zor oluyor diyor.O da mübareğe “ben yapamıyorum da sen yaparsan sende kurtulursun ben de diyor.Bunun üzerine Hacı Bektaşi Veli Hz. sağ topuğunu “Bismillah” diyerek yere vuruyor su çıkıyor.Sonra Şeyhi “bundan sonra ben senin değil ,sen benim şeyhimsin”diyor.Başkaları bu olayı duyunca şaşırıyorlar.O da gelinde şahit olun cevabını veriyor.Hacı Bektaşi Veli H.z onların yanına girdiğinde ;içerdeki çiçeğin üzerine seccadesini atıp ,üstüne oturduktan sonra “sorun soracağınızı” diyor.Bunu görenler soru soramıyor ve şeyhliğini kabul ediyorlar.
            Ahmet Ruhayi Hz. mirac olayında bir alem gördü.Uçsuz bucaksız bir çöl .Onu ben çöl sandım ama kumlar bana yaklaştırıldı ,onlar öyle bir büyüdü ki o taneciklerin biri büyüdü ,büyüdü ;baktım ki o dünya.O gözünün alabildiği kum tanecikleri ayrı ayrı alem.Başka ne alemler var.Şeyh Efendi de “siz zannediyor musunuz ki Allah sadece bizim Allahımız –Haşa- Allak o kadar küçük değil daha ne alemler var .hergün yeni bir kıyamet kopup yeni bir mizan kuruluyor “buyuruyor.
          Allah-u Teala dostlarına vazife verdiği için melekler ve cinler onlara itaat eder.Kıbrısta üniversiteden bir öğrenci beni aramıştı kepuze yani cinniden sıkıntı çekiyormuş.Mersinli Şeyh Efendinin bir talebesi var o sana yardımcı olur demişler.Bende sana dua yazayım gelirken getireyim dedim.Oraya gidince üniversiteli çocuklara Recep’i tanıyor musunuz dedim,orda ev arkadaşı varmış nasıl olduğunu sorunca ;Mersin’de bir hocayla görüşmüş o günden beri bi sıkıntısı kalmadı dedi.Daha duasını vermeden şifa bulmuş Elhamdülillah…Kars’da maneviyatsız biri olduğu halde askeriyeden biri yanıma geldiğinde ben senin yanına gelince sebebini bilmiyorum ama ferahlanıyorum derdi.
            İstanbul’da cinnilere fetva veren Ebu Suud Efendi vardı.Yazılı mescid diye bilinen bir miscid vardır.Bu mescidin duvarlarında ciniler tarafından yazılmış ve insanlar tarafından okunabilen Arapça fetvalar vardır.Bu yüzden adı yazılı mescid kalmıştır.Ancak yıllar sonra badana yüzünden bu yazılar silinmiş,insanlar yazıları öylece bitirmişler.
Asadan kasıt nefistir.Musa (as) a Allah-u Teala “asanı at”buyurmuştu.Buradaki sır nefistir.Musa (as)’ a at denilince önce dayanırım dedi,Allah-u Teala tekrar at emri verince Musa(as) asayı attı ve asa ejderha oldu.Bu ejderha o kadar büyüktü ki Firavunu rahatlıkla ağzına alabilirdi. 40 gün yeyip içip birgün tuvalete giden Firavun o ejderhayı görünce günde 40 defa tuvalete gitti.Musa(as) da ejderhayı görünce korktu bunun üzerine Allah-u Telala ejderhayı tekrar asaya döndürdü.Sihirbazlarda bu tip işlerin nasıl olduğunu bildikleri için iman ettiler.Firavun onları çaprazlaştırmakla tehdit etsede sihirbazlar boyun eğmeyip,iman ettiler.
Başınıza bir müsibet geldiğinde eşinize dostunuza dert yanmayın halinizi Rabbinize arzedin denmiştir.Allah dostları kimseye derdini anlatmaz ve Allah onlara lutuflar gönderir.Nasıl ki duvara dayanma yıkılır,insana dayanma ölür sözü gibi..Bu ayetle de sabittir.Musa (as)’ ın asa olayında asayı at emri “nefsine dayanma” emrine işaret eder.Zaten halini ,sırrını anlattığında aynı olay sıkıntı olarak geri döner hem bi kulun sana kızdığında atacağı cehennemi yada sevdiğinde koyacağı bir cenneti mi var?Evliyalar müsibetlerin yollarını gözler.Vezirin biri İmam Rabbani Hz. ‘ni Hindistan Sultanına,onlarca kişiyi etrafına topladığı başınıza bela olur diye şikayet ederek hapse attırdı.3 yıl hapiste kaldı. Allah dostlarından biri de iftira atılıp hapse götürülürken karısı ağlamıştı.Eşine ağlama sebebini sorunca eşi”sizi suçsuz yere götürüyorlar “deyince “ya suçlu olarak götürselerdi daha mı iyiydi”dedi. 
            Yusuf (as) ‘ da 12 yıl hapiste kalmıştı.5 yıl mahkum olduktan sonra kendini krala hatırlatmak istedi ve bunun üzerine “Rabbinden umut etmedin de o kraldan bekledin” dendi ve 7 yıl daha hapiste kaldı,krala unutturuldu.İmam Rabbani Hz. de hapisteyken onu kurtarmak isteyen müridlerinin rüyasına girerek onları durdurdu ve vezirin İmama eziyet etmesi için zindana gönderdiği yeğeni İmama 3 yıl mürid oldu ve onun hizmetinde bulundu.Cezası bittiğinde müdür 1000 altınlık keseyle 1 yıl daha misafir kalmasını ve askerlerine ders vermesini istedi.İmam Rabbani Hz. zamanının kutbuydu ve çok büyük derecesi vardı.Kendisi “öyle bir yer vardı ki hiçbir ibadet beni o makama ulaştıramazdı ,bu 3 yıl benim o makama ulaşmamı sağladı” buyurdu...

Allah Allah, Allah Allah, Allah Allah, AZİZ ALLAH
Allah Allah, Allah Allah, Allah Allah, KERİM ALLAH
Allah Allah, Allah Allah, Allah Allah, SUBHAN ALLAH
Allah Allah, Allah Allah, Allah Allah, SULTAN ALLAH

Sultan Sensin Ya Rab! Biz senin aciz kullarınız.
Şu Cuma saati hürmetine kapına açılan ellerimizi boş çevirme.
Gaffar İsm-i Şerifin hürmetine Ümmet-i Muhammedi affeyle.
Habîbîn (S.A.V.) senden ne hayırları istemişse bizde o hayırları istiyoruz.
Lütfeyle, keremeyle, ihsan eyle.
Habîbîn (S.A.V.) nelerin şerrinden sana sığınmışsa biz de onların şerrinden sana sığınıyoruz.
Hıfz eyle, muhafaza eyle, emanına al Ya Rabbi!
Bizleri Hz.Mehdî’ye yetiştir.
Ardında hizmet ile cümlemizi şereflendir Ya Rabbi!
Vücutlarımıza sağlık sıhhat, kazançlarımıza bereket ver, bize hayırlı evlatlar lutfet!
Evlatlarımızı bizlere itaatkâr eyle.
Seni sevenlerin, senin sevdiklerinin hürmetine Ya Rabbi!
Rızana uygun yaşayıp öyle huzuruna gelmeyi cümlemize nasip eyle.
Cennette de Habîbînin sancağı altında toplanıp cennet ve cemalinle şereflendir Ya Rabbi!
Kendi uzakta olup ta gönlü burada olan kardeşlerimizi de bu mânevi sofradan hissedar eyle,
Ya Rabbi!

Âmin! Taha ve Yasin. Vesselâmûn alel mürseliyn vel hamdülillahi Rabbilâlemiyn.

EL_FÂTİHA
 

 
  ŞEYH NAZIM KIBRISİ HZ KAYSERİ VEKİLİ ŞEYH MEHMET PEHLİVANLI HZ  
 
ŞEYH MEHMET PEHLİVANLI HZ' ne ULAŞMAK İÇİN İRTİBAT TEL: AHMET AKYEL 05336879727 Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol